Skip to content

Fonksiyonel Tıp

Fonksiyonel Tıp özellikle Amerika'da tıbba yeni bir bakış açısı. Fonksiyonel Tıp Diyetisyenliği ise bu yeni tıp felsefesinin olmazsa olmazı. Besinleri kalori almaya yarayan maddeler olmanın çok ötesine, genlerimizi olumlu/olumsuz yönde değiştirebilen, doğa ile aramızda bir data alışverişi gibi düşünen çağdaş beslenme bilimi diyebiliriz artık. Uzman FT diyetisyenimiz klinik pratiğimizin ayrılmaz bir parçası.

Fonksiyonel Tıp

Fonksiyonel Tıp özellikle Amerika'da tıbba yeni bir bakış açısı. Fonksiyonel Tıp Diyetisyenliği ise bu yeni tıp felsefesinin olmazsa olmazı. Besinleri kalori almaya yarayan maddeler olmanın çok ötesine, genlerimizi olumlu/olumsuz yönde değiştirebilen, doğa ile aramızda bir data alışverişi gibi düşünen çağdaş beslenme bilimi diyebiliriz artık. Uzman FT diyetisyenimiz klinik pratiğimizin ayrılmaz bir parçası.

Geçirgen bağırsak sendromu ve eliminasyon diyetleri

Son yıllarda artan toksin yükü, stres ve kötü beslenmeye bağlı geçirgen bağırsak sendromunda da artış gözlemlenmiştir. Tedavi yöntemleri kişiye özel olarak belirlenir ancak genel anlamda bağırsak duvarı için potansiyel riskli görülen glüten, süt ve ürünleri, şeker gibi riskli besinlerin diyetten çıkarılıp belirli süreç sonunda yeniden tanıtılarak iyileşme hedeflenir.

İmmünite sağlığı ve inflamasyon

immun sistem (bağışıklık sistemi) vücudumuz için koruyucu bir sistem olarak çalışır ancak yoğun inflamasyon altında bu sistemde hastalıklar ortaya çıkar. Otoimmun hastalıklar olarak adlandırılan bu hastalıklar hayat kalitesini süresiz şekilde olumsuz etkiler. Doğru bir beslenme tedavisiyle bu inflamasyon minimuma indirilebilir ve hastalık seyri yavaşlatılıp kimi durumlarda da iyileşme sağlanabilir.

Mitokondriyi destekleyen beslenme şekli ve antiaging etkisi

Mitokondri, vücudumuz için enerji üreten, tüm yaşamsal fonksiyonlarda yer alan hücre içi bir organeldir. Beslenme bu organel üzerinde ciddi etkilere sahiptir. Anti inflamatuar, düşük glisemik indeksli, glütensiz ve kaliteli yağlar ile desteklenmiş bir beslenme planı mitokondrilerin sağlığının korunmasında olumlu etki sağlar ve yaşlanma karşıtı sürece destek olur.

Disbiyoz ve Sibo’da beslenme

Disbiyoz ve sibo, sağlıklı insan bağırsağında olması gereken bakterilerin çeşitli nedenlerle değişip zararlı bakterilerin artışı olarak tanımlanabilir. Bu değişiklikler gaz, sancı, ağrı, kabızlık, ishal gibi sindirim sistemi bozukluklarının yanı sıra mod değişiklikleri, toksin birikimi sonrasında da otoimmun hastalıklara kadar neden olabilir. Beslenme tedavisinde mide asidinin yerine koyulması, gerekli durumlarda doktor önerisiyle antibiyotik tedavisi ve besin destekleri kullanılmaktadır.

Histamin intoleransında beslenme

Lokal bağışıklık cevabı sağlayan bir azot bileşiğidir.

Düşük FODMAP diyeti

Özellikle karbonhidratlara karşı oluşan bir intolerans sorunu varlığında uygulanan beslenme tedavi yöntemidir. FODMAP açılımı fruktu-/oligo-/di-/mono sakkarit ve poliollerdir. Bu içeriklerden zengin besinler diyetten çıkarılır ve kişinin özellikle şişkinlik, gaz ve SIBO gibi hastalıklara karşı tedavisi amaçlanır

İnsülin direncinde fonksiyonel tıp bakış açısıyla beslenme

İnsülin direnci bulunan hastaların açlık hissi kan şekerinin dalgalanması sonucu ortaya çıkar ve kişinin sık sık beslenmesi bu dalgalanmayı artırır. Az öğün sayısı, gerekli takviye ve doğru diyet planı ve son olarak egzersiz ile geri çevrilebilir bir durumdur.

PCOS’ta fonksiyonel tıp bakış açısıyla beslenme

PCOS tedavisi sadece hormonlar üzerinden yürütülen bir süreç olmamalıdır. Çünkü hastalığın temelinde geçirgen bağırsak sendromu ve çoğunlukla insülin direnci yatar. Dolayısıyla beslenme tedavisi de eliminasyon diyetleri ve insülin direncine yönelik beslenme tedavilerini içerir.

Tiroid hastalıklarında fonksiyonel tıp bakış açısıyla beslenme

Ketojenik diyet

Obezite, epilepsi, kanser gibi hastalıklarda kullanılabilen bir beslenme yöntemidir. Ancak yaygın olarak bilinen yöntemden farklı olarak sadece protein ve yağ ağırlıklı değil bunun yanında günlük en az 10 porsiyon sebze ve yüksek miktarda antiinflamatuar besinlerin dahil edilmesi gereken bir programdır.

Detoksifikasyonda beslenme

Toksin yükünün fazla olması kilo vermede güçlükten otoimmun hastalıklara kadar birçok soruna yol açar. Dolayısıyla vücudumuzun detoksifikasyon mekanizmaları büyük önem taşır burada en büyük destek karaciğerdir. Beslenme planında öncelikle toksin atılımı devaminda da karaciğeri destekleyici yöntemlere yer verilir.

Biz Sizi Arayalım